Avukat Halil İbrahim Turan - Vergi Hukuku - Vergi Davası - Vergi Mahkemesi - Vergi Avukatı

Makaleler




TAM MÜKELLEFİYET NEDİR –TAM MÜKELLEFİYETE TABİ VERGİLENDİRMEDE HANGİ KRİTERLER DİKKATE ALINMALIDIR

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 3 üncü maddesinde, Türkiye'de yerleşmiş olan gerçek kişilerin Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilecekleri açıklanmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 4 üncü maddesinde de, ikametgahları Türkiye'de bulunanlar (İkametgah, Türk Medeni Kanununun 19 uncu ve müteakip maddelerinde yazılı olan yerlerdir.) ile bir takvim yılı içinde Türkiye'de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar (geçici ayrılmalar Türkiye'de oturma süresini kesmez) ın Türkiye'de yerleşme sayılacağı belirtilmiştir.

Tam mükellef sayılma kriteri olarak ikametgah ve tabiyet göz önünde bulundurularak belirlenmektedir.

Tam mükellef kurumlar gerek Türkiye içinde gerekse Türkiye dışında elde ettikleri kazançların tamamı üzerinden vergilendirilirler

Sermaye şirketleri, ,Kooperatifler, ,İktisadî kamu kuruluşları, Dernek veya vakıflara ait iktisadî işletmeler, İş ortaklıkları gibi kurumların kanuni veya iş merkezi Türkiye’de ise tam mükellef olarak vergilendirilirler.

Buna karşılık Belli ve geçici bir görev veya iş için Türkiye’ye gelen; iş, ilim ve fen adam­ları, uzmanlar, memurlar, basın ve yayın muhabirleri ve durumları bunlara benzeyen diğer kimselerle tahsil, tedavi i, istirahat veya seyahat amacıyla ge­lenler, Tutukluluk, hükümlülük veya hastalık gibi elde olmayan nedenlerle Türki­ye’de alıkonulmuş veya kalmış olanların 6 aydan fazla kalsalar da Türkiye’de yerleş­miş sayılmayacakları dolayısıyla tam mükellef olmayacakları 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 3  üncü maddesinde açıklanmıştır.

Danıştay  4.Dairesi 14.12.2000 tarih ve  2000/ 1032 Esas-  2000 / 5300 Karar sayılı ilamında  tam mükellefiyet hususuna vurgu yaparak; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 3 üncü maddesinde, Türkiye'de yerleşmiş olan gerçek kişilerin Türkiye içinde ve dışında elde ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden vergilendirilecekleri; aynı Kanun'un 4 üncü maddesinde de, ikametgahları Türkiye'de bulunanlar (İkametgah, Kanunu Medeni'nin 19 uncu ve müteakip maddelerinde yazılı olan yerlerdir.) ile bir takvim yılı içinde Türkiye'de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar (geçici ayrılmalar Türkiye'de oturma süresini kesmez) ın Türkiye'de yerleşme sayılacağı,dava konusu olayda  davacının daimi ikametgahının ... adresi olarak Türkiye'de bulunduğu, diğer yandan bir takvim yılı içinde Türkiye'de devamlı olarak 6 aydan fazla oturduğunun anlaşıldığı, yukarıda anılan yasa maddeleri uyarınca geçici ayrılmaların bu süreyi kesmeyeceği hususu açıkça belirtildiğinden, bu durumda tam mükellef olduğu anlaşılan davacı adına yapılan tahakkuk işleminde yasaya aykırılık bulunmadığına hükmetmiştir.

Tam mükellefiyetin tespitinde  ikametgahın Türkiye’de bulunması veya bir takvim yılı içinde Türkiye'de devamlı olarak altı aydan fazla oturma kriterlerine ve ayrıca 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 3  üncü maddesinde belirtilen tam mükellef olamayacaklara dair  istisna hükümlerine de dikkate ederek bir değerlendirme yapmak gerekmektedir.

vergi davasına bakan vergi avukatı olarak vergi avukatı kanalı ile açacağınız vergi davasında yukarıda açıkladığımız hususların gözönünde bulundurulması gerekmektedir.



Diğer Makaleler



geri