Ortaklık Payını Devreden Limited Şirket Ortaklığının Kamu Alacağının Tahsilinden Doğan Sorumluluğu
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 35. maddesinde, limited şirket ortaklarının, şirketten tahsil imkanı bulunmayan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olacakları ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulacakları kuralına yer verilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükellef ve vergi sorumlusu başlıklı 8. maddesinin 3. fıkrasınında da, vergi kanunlarıyla kabul edilen haller müstesna olmak üzere, mükellefiyete veya vergi sorumluluğuna ilişkin özel mukavelelerin vergi dairelerini bağlamayacağı kuralına yer verilmiş olup, limited şirket ortaklık payının kısmen veya tamamen bir üçüncü kişiye devrine ilişkin sözleşmeler, özel hukuk sözleşmesi olduklarından, kamu alacağının tahsilinden doğan sorumluluğun, belirtilen nitelikteki pay devri sözleşmeleriyle ortadan kaldırılmasına olanak bulunmamaktadır.
Bu nedenle 6183 sayılı Yasanın 35. maddesinden doğan ve limited şirket ortaklarını, şirketten tahsiline olanak bulunmayan kamu alacaklarının ödenmesinden doğrudan doğruya ve payları oranında sorumlu tutan kural karşısında, tahsili gereken kamu alacağını yaratan vergilendirmenin ait olduğu dönemde şirketin paylarına sahip ortakların, paylarını devretmiş olsalar da ortak olduğu dönemlere ilişkin olup şirketten tahsil edilemeyen kamu alacaklarından kaynaklanan sorumlulukları devam edecektir.
nitekim Danıştay 3. Dairesi 16.04.2012 tarih ve 2010/5533 Esas-2012/1267 Karar sayılı ilamında bu hususa yer vermiş olup; kamu alacağının ait olduğu 2001 yılında davacının ortaklık sıfatı bulunmadığından ödeme emirlerinin iptali yolunda verilen kararda hukuka aykırılık bulunmadığına hükmetmiştir.
Diğer Makaleler
- sahte belge düzenleme veya sahte belge kullanma nedir(1)
- İŞİ BIRAKMA BİLDİRİMİ-RESEN TERK-İŞİ BIRAKMADA VE RESEN TERKTE VERGİ DAİRESİNCE İZLENMESİ GEREKEN YOL-ÖZEL USULSÜZLÜK CEZASININ KALDIRILMASI HAKKINDA
- Kanunda Öngörülen Koşulların Gerçekleşmesi Şartıyla Kanuni Temsilciler Ve Ortaklar Hakkında Da İhtiyati Haciz Kararı Alınabileceği Hakkında.
- KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL UYGULAMA TEBLİĞİ
- GAİPLİK HALİNDE VERGİLENDİRME NASIL OLMALIDIR
- YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA CEZA YARGILAMASINDA DEFTER VE BELGELERİ İBRAZ-TESLİM ETMEME(GİZLEME) SUÇU
- Asıl Amme Borçlusu Şirket Adına Düzenlenen İhbarname Veya Ödeme Emrinin Tebliği Esnasında Hakkındaki Hüküm Kesinleşen Ve Medeni Hakları Kullanma Ehliyeti Bulunmayan Kanuni Temsilci Adına Yapılan Tebligatın Usule Uygun Olmayacağı
- sahte belge düzenlersek veya sahte belge kullanırsak başımıza ne gelir (2)
- TAKDİR KOMİSYONU KARARLARININ HUKUKİ NİTELİĞİ
- VERGİ HUKUKUNDA TANIK BEYANININ DELİL NİTELİĞİ
- 6111 sayılı Kanunun
- GELİR VERGİSİ GENEL TEBLİĞİ
- Başmüdürlüklerin/Bölge Müdürlüklerinin, itiraza konu vergi ve ceza miktarlarında artırım yapma yetkisinin olmadığı hakkında. İstanbul vergi avukatı
- TAM MÜKELLEFİYET NEDİR –TAM MÜKELLEFİYETE TABİ VERGİLENDİRMEDE HANGİ KRİTERLER DİKKATE ALINMALIDIR
- YURT DIŞI HİZMET BORÇLANMASI
geri